21 Ocak 2012 Cumartesi

Ben uçmak için yaratılmışım!

Neden gerizekalı gibi her an ağlıyorum bilmiyorum kendi kendime diyorum ki kızım rahatlık mı batıyor sana bak ne güzel tatildesin yediğin önünde yemediğin arkanda yok anlamıyor benim habire akmaya meyilli gözyaşlarım.Hayır bunalım bunalım bir yere kadar değil mi ama eğer böyle giderse ben 30 u bulmadan geberip gideceğim kıytırık şeyleri kafaya takmaktan.Millete karşı yükseklerden uçmayı havalara girmeyi biliyorsun Melis hanım, ama işte hedefi yüksek tutuncada yüreğin paramparça oluyor kendini yok ediyorsun farkında değilsin.Kendi kendime ne güzel de öğütler verebiliyorum ahhhh ahhh bir de tutabilsem her bir umudum teker teker yerle bir olurken bedenime milyonlarca kırbaç iniyorda oluşan yaralara tuz basılıyor gibi hissediyorum.Her bir yıkılışımda gözyaşlarımı içime akıtıyor öyle bir akıtıyorum ki inadına yeşilleniyor yeni umutlar ama ruhum  melankoliyle sevişmekten vazgeçmedikçe umutlarım zehirlerle büyüdükçe nasıl mutluluk saçabilirim  etrafa, saçamıyorum çürük meyveler veriyorum insanlığa.Hani bana yakın olan insanlara beni sorsanız soyadı depresyon derler imzamı basarım.Hayır hayır aslında dışarıya gülücükler saçan da bir bünyem vardır ama gel gör ki yaz yağmuru gibi diniyor hemen mutluluklarım ,bünyem aşırı doz mutluluğu kaldıramıyor.Bu yüzden belki de sürekli gülmeyi ad edinmişim kendime belki edindiğim ad soyadım olan depresyonu yener diye.Hayallerimden bahsetsem size dersiniz ki eee bu kadar büyük hayallerin varsa tabi ki mutsuz olursun ayakların yere bassın biraz diye öğütler verirsiniz ama basmıyor işte basmıyor  ayaklarım yere ben uçmak ve yok olmak için doğmuşum asil ve pervasızca...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder